Antiphellos adı, “Phellos’un karşısındaki yer” anlamına gelir. Antik dönemde Kaş’ın kuzeyindeki dağlık bölgede bulunan Phellos kentinin bir ticaret limanı olarak kurulmuş ve Likya dilinde Habesos veya Habesa olarak anılmıştır.
Özellikle Helenistik ve Roma dönemlerinde, sedir ağacı ve sünger ticareti sayesinde hızla gelişerek ana şehir Phellos’tan daha önemli, zengin ve kendini idare edebilen bir kent haline gelmiştir. Likya Birliği‘nin de üyelerinden biridir.
Antik kentin kalıntıları, bugünkü Kaş ilçe merkezini ve doğu-batı doğrultusunda uzanan Çukurbağ Yarımadası‘nın başlangıcını kaplar.
Günümüze Ulaşan En Önemli Kalıntılar
Antiphellos’un kalıntıları, diğer büyük antik kentler gibi yekpare bir alanda değil, Kaş’ın merkezine yayılmış durumdadır. Bu da Kaş’ı adeta bir açık hava müzesi haline getirir.
Kaş Antik Tiyatrosu (Antiphellos Tiyatrosu)
Kente ait en iyi korunmuş ve en bilinen yapıdır. Akropolis tepesinin güney yamacına yaslanmış, Helenistik döneme tarihlenen bu tiyatro, yaklaşık 4.000 kişilik kapasiteye sahiptir.
Deniz Manzarası: Tiyatroyu özel kılan en önemli detay, Anadolu’da deniz manzarasına sahip tek antik tiyatro örneklerinden biri olmasıdır. Oturma sıralarından hem sahneyi hem de karşıdaki Meis Adası‘nı (Yunanistan) rahatlıkla görebilirsiniz. En büyük keyfimiz yaz döneminde burada yapılan müzik, tiyatro festivallerine katılmaktır.
- Ziyaret: Giriş ücretsizdir ve özellikle gün batımı saatlerinde manzarası soluk kesicidir.
Likya Yazıtlı Anıt Mezar (Uzun Çarşı Lahdi / Kral Mezarı)
Kaş’ın sembolü haline gelmiş, her gelen ziyaretçinin fotoğrafını instagramda paylaştığ lahit mezar, Uzun Çarşı Caddesi üzerinde, çarşının ortasında bulunuyor.
- Mimari: Gotik alınlıklı olup, mezar kapağının köşelerinde aslan başı motifleri bulunur. Üzerinde sekiz satırlık Likçe kitabe vardır (henüz çözülememiştir).
- Ziyaret: Kaş merkezinde, herkesin rahatlıkla görebileceği bir noktada yer alır.
Diğer Kalıntılar
Kaya Mezarları: Şehrin gerisindeki yamaçlarda, kayalara oyularak yapılmış çok sayıda Likya tipi kaya mezarı görülebilir.
Tapınak Kalıntıları: Limana bakan bölgede, camiye dönüştürülmüş kilisenin güneydoğusunda, hangi tanrıya ait olduğu bilinmeyen bir tapınak kalıntısı (temenosu) bulunmaktadır.
Surlar ve Liman: Yarımadanın başladığı kesimde Helenistik sur kalıntılarına rastlamak mümkündür. Ayrıca liman çevresinde ve su içinde daha geç dönemlere ait lahitler de yer alır.
Kaş’ı ziyaret ettiğinizde, aslında sürekli bir antik kentin kalıntıları arasında yürüdüğünüzü bilmek, gezinize farklı bir anlam katacaktır.