Akdeniz denince ilk önce Antalya geliyor akla, Antalya denince de bence Kaş. Kaş öyle ilginç öyle kendine has bir yer ki. Her gidişimde birbirinden farklı deneyimler yaşıyor, yeni yeni şeyler öğreniyorum desem hiç de abartmış olmam. Belki de bu yüzden her geçen yıl benim nezdimde daha da özel bir yere geliyor Kaş (Güncelleme: Bu yıl Kaş’a taşındık ve plajların hepsinde zevk ile vakit geçirerek deneyimlerimi yazdım).
Kaş, Fethiye ve Demre arasında yer alıyor. Beni ilk olarak denizinin mavisiyle etkilemeyi başarmış cennet bir yerdir. Deniz zaten mavi olmaz mı diyebilirsiniz, ya mavi ya turkuaz değil mi? Ama Kaş mavisi diye bir şey var ki bunu sadace Kaş’ta görürsünüz. Denizin o berraklığı Kaş’ın neresine giderseniz gidin aynı. O kadar çok koy var ki, bazılarına araçla ulaşabiliyorsunuz, bazılarına ise sadece tekne ile gidilebiliyor. Kaş’ın şöyle bir özelliği var, tatilciler olarak farklı zevklere hitap eden ayrı ayrı koy ve plajları, hem tatilci olarak gelenler için hem de meraklı gezginler tarafından keşfedilmeyi bekleyen mükemmel bir doğası var.
Kaş Plajları ve Koyları
Kaş’a ilk defa geliyorsanız şunu bilmenizde fayda var ki Kaş’ta kum plaj sayısı çok az, çoğunlukla taşlık ve kayalık plajlardan ya da platformlardan denize girersiniz. Taşlar genel olarak sivri ve keskin değil, ama konforlu bir deniz keyfi için deniz ayakkabısı kullanmanızı öneririm. Kaya dibinden denize giriyorsanız mutlaka şnorkel kullanın, balıkları ve deniz canlılarını izlemenin keyfini çıkarın. Kum plajlar da var elbette.
Kaş’a geleceklere önemli olduğunu düşündüğüm bir hatırlatma daha; buraya geliyorsanız ve buradan tatmin olmuş bir şekilde ayrılmak istiyorsanız kalacağınız süreye göre tatil planınızı iyi yapmanızı ve beklentilerinizi göz önünde bulundurarak koylara plajlara ulaşım, araçla geliyorsanız park durumu, çocukla geliyorsanız gidebileceğiniz plajlar gibi ufak bir ön araştırma yapmanızı öneririm. Ben sizin için bu konulara da diğer Kaş yazılarımda değindim, oradan da bakabilirsiniz.
1- KAPUTAŞ PLAJI
Kaş ve Kalkan arasında bulunan, dünyada da berrak ve turkuaz renkli sular listesinde en başlarda yer alan Kaputaş, yüksek kayalıkların denizle buluştuğu dar vadinin ucunda bulunması özelliğiyle tam bir doğal oluşum plajı. Plajı, alışılmış kum plajlarından farklı olarak, kum ve çakıl karışımıdır. Denizi birden derinleşir ve günün belli saatlerinde dalgalıdır, ama yüzme bilenler için rahatsız edici bir dalgası yoktur, aksine keyifli bir yüzme deneyimi de yaşatır, ancak yüzme bilmeyenler dalgasız saatlerinde girerlerse daha iyi olur. Yukarıdan bakıldığında altın rengi kumu ve turkuaz… Kaputaş Plajı Giriş Ücretlerini Gör>>>2- KÜÇÜK ÇAKIL PLAJI
Herkese açık ücretsiz Küçük Çakıl Plajı, Kaş merkezden yürüyerek gidilebilecek tek koy ve merkeze en yakın yerdir. Denizinin tabanındaki küçük çakıllar bu plaja ismini vermiş ve Kaş’taki en küçük plaj denebilir. Halk arasında adı Küçük Çakıl Plajı olarak yerleşmiş ancak buraya ne plaj ne de koy diyebilirim. Oluşum olarak Kaputaş’a benzettiğim kayaların arasında kalmış bu ufak yerde kendinizi kanyon ağzından giriyor gibi hissedebilirsiniz. Kayaların arasında kalmış bir yer olduğu için denizi dönemsel olarak soğuk olabilir. Buraya merdivenlerle iniliyor, merkeze yakın olmasının yanında bu durumu da göz önünde bulundurmalısınız. İki yanında farklı işletmeler var, kayaların üzerine oturtulmuş ahşap platformlardan denize giriliyor. Merkezde bir otelde kalıyor ve yakın bir yerden denize girmek istiyorsanız, denizden çıkınca yemek yeri için çok zaman kaybetmek de istemiyorsanız burası sizin için uygun olabilir.Kimler için uygun
Merkezde kalıyor olup, merkezden çok uzaklaşmadan ulaşım sorunu park sorunu yaşamak istemeyenler yürüyerek gidebileceği için uygun. Dar ve minik plajları seviyorsanız tam size göre. Çocuklu aileler gidebilir. Merdiven inip çıkma probleminiz yoksa tercih edebilirsiniz. Müzik ve eğlence seviyorsanız plajlardaki işletmelerden birinde gününüzü geçirebilirsiniz.
Kimler için uygun değil
Kaş’a gelip burada herkesin bilmediği farklı koyları keşfetmek ve kalabalıktan uzak olmak isteyenlerdenseniz ve araçla koy koy gezmeyi seviyorsanız burası sizin ilginizi çekmeyebilir. Merdiven inip çıkma probleminiz varsa ya da sevmiyorsanız sizin için daha uygun plajlar ve koylar var. Müzik sevmiyorsanız da sizin için uygun olmayacağını söyleyebilirim. Geniş ve uzun plajları seviyorsanız, hem denize gireyim hem gün batımından plajda yürüyüş yapayım diyorsanız burası size göre değil.
3- BÜYÜK ÇAKIL PLAJI
Küçük Çakıl’dan sonra denize girilebilecek Kaş merkeze en yakın plaj. Burası yol üzerinden de görülüyor ve gördüğünüz anda byüleyici güzelliğiyle dikkatinizi çekiyor. Zaten Kaş’a gelip de koylarından etkilenmemek mümkün değil. Kaş yollarında ilerlerken döndüğünüz her viraj gizli bir koya çıkıyor adeta, Kaş’ın güzelliği de buradan geliyor bence.
Büyük Çakıl Plajı hem geniş olması hem de misafirlerine özel otoparkı olması yönüyle çok tercih edilen bir plaj. Temizliğine ve suyun berraklığına zaten bir diyecek yok, ki bu Kaş’ın tüm koy ve plajları için geçerli. İçinde özel işletmelerin de olması çeşitlilik bakımından misafirlere de tercih özgürlüğü sunuyor.
Kaş’ın birçok plajı için de geçerli olabileceğini düşündüğüm bir husus; çakıllar sizi rahatsız ediyorsa deniz ayakkabılarınızı yanınza almakta fayda var. Plajı erişim kolaylığı sayesinde 7’den 70’e herkes rahatlıkla tercih edebilir. Burada gün batımı izlemek de bir harika ve bazı restoranlar akşam denizin hemen kıyısına masa koyuyor, gün batımına karşı yemek yeme deneyimi için de fevkalade bir yer.
4- SEYRET ÇAKIL PLAJI
Kalkan’a gidenlerin mutlaka önünden geçtiği plaj aynı zamanda Kaputaş’a da çok yakın. Mükemmel denizini anlatmaya gerek yok sanırım. Ufak da olsa bir otoparkı olan bu plaj eskiden özel işletmelerin elindeyken artık Kaş Belediyesi tarafından işletiliyor. Plaja giriş ücretsiz, yiyecek içecek ve tuvalet duş ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz tesis makul fiyatlarla hizmet veriyor. Genelde Kaş Fethiye arası yolculuk yapanların uğrak noktası. Plaj Kaş merkeze biraz uzak olduğu için farklı ve uzak koyları gezmek isteyenlerin sıkça tercih ettiği bir yer. Biz Kaş’tan Kalkan’a geçerken uğramayı tercih ediyoruz ve günün hangi saati olursa olsun buranın denizine girmeden geçmiyoruz.
Buraya gelmek isteyenler haritada konumu Seyrek Çakıl Plajı olarak da aratabilir.
5- AKÇAGERME PLAJI
Kaş’a gelen çocuklu ailelerin en çok merak ettiği ‘’Çocuklarla en rahat nerede denize girebilirim?’’ sorusunu Akçagerme Plajı yazımla cevaplayayım. Burası Kaş merkeze 3-4 km uzaklıkta halk plajı ve işletmesi de Kaş Belediyesi’ne ait. Kendine ait ufak bir otoparkı var ama yer bulmak için heryerde olduğu gibi buraya da çok erken saatlerde gelmek gerekiyor. Yol boyu da araçlar muntazam bir şekilde park edilebiliyor. Biz hiç park sorunu yaşamadık.
Kaş’ta kum plaj bulmak çok mümkün değil, kumluya en yakın plajlar Kaputaş ve Patara Plajları, onu tekrar belirteyim. Akçagerme Plajı diğer plajlar gibi çakıllardan oluşuyor, ilk girdiğinizde çakıl, ilerlediğinizde kum gibi düşünebilirsiniz. Plajın büyük olması hareket özgürlüğü sağlıyor. Dilerseniz şezlong şemsiye kiralayabiliyorsunuz. Akçagerme Plajı Detaylar>>
6- İNCEBOĞAZ PLAJI
Antalya denince Kaş demiştim, Kaş denince de Çukurbağ Yarımadası. Kaş’a gelmişseniz ’na gelmeden olmaz. Konaklama için de muhteşem bir yer olmasının yanında Yarımada’nın en inceldiği noktada yer alan İnceboğaz Plajıyla da ün yapmış yarımadadır.
Adını bulunduğu konumdan alan plaj, adanın en ince noktasının iki tarafında. Biri açık denize bakan kısmı diğeri ise kapalı koya bakıyor. Bence burası doğanın Kaş’a verdiği en güzel hediyelerden biri. Düşünsenize araçla yarımadayı geziyorsunuz ve bir anda her iki tarafınızda da muhteşem mavisiyle bir deniz beliriyor. İnceboğaz Plajı Detaylar >>
7-Acısu Halk Plajı: Doğallığıyla Öne Çıkan Bir Kaş Deneyimi
Kaş’ta en çok bilinen plajların başında Kaputaş ya da Patara geliyor olabilir. Ama hiç düşündünüz mü, bazen en keyifli anlar kalabalıklardan uzak, daha sakin noktalarda yaşanıyor? İşte Acısu Halk Plajı tam da böyle bir yer.
Kaş’a taşındığımızdan beri pek çok plajı deneyimledik. Deneyimimizden söyleyebilirim ki Acısu, “yerel” ruhunu koruyan, fazla turistikleşmemiş plajlardan biri. Deniz burada genelde serin, berrak ve oldukça temiz. Kendi havlunuzu serip gün boyu denizin tadını çıkarabilirsiniz. Sizce de bazen en güzel tatil, böyle basit ve sade olan değil mi? Biz şemsiyemiz ve sandalyemizi alıp gidiyoruz =)
Acısu Halk Plajı’na Neden Gitmeli?
Sakinlik: Özellikle hafta içi çok kalabalık olmuyor.
Doğal güzellik: Turkuaz deniz ve çevredeki yeşil doku size hemen huzur verir.
Ücretsiz erişim: Plaj halk plajı olduğu için giriş ücreti yok.
Yerel atmosfer: Daha çok Kaşlıların tercih ettiği bir nokta.
Tabii küçük bir uyarı da yapalım: Burada büyük işletmeler yok. Sadece tost ve içecek alabileceğiniz bir belediye büfesi var. Şezlong, şemsiye kiralama mevcut değil, yanınızda hazırlıklı gitmeniz gerekebilir. Biz genelde küçük bir piknik çantası hazırlayıp gidiyoruz. İnanın, dalga sesleri eşliğinde kendi hazırladığınız sandviçi yemek bile bir başka keyifli oluyor.
Özetle: Acısu Halk Plajı, Kaş’ta kalabalıklardan kaçmak ve biraz da yerel yaşamı hissetmek isteyenler için harika bir seçenek. Eğer yolunuz Kaş’a düşerse ve “sakin bir deniz keyfi” arıyorsanız mutlaka uğrayın. 🌊
👉 Peki siz hiç Acısu’ya gittiniz mi? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın, deneyimlerinizi duymak isteriz!
8-Limanağzı: Tekneyle Ulaşılan Kaş’ın Gizli Cenneti
Kaş denilince akla ilk gelen yerlerden biri kesinlikle Limanağzı. Ama burayı özel yapan şey ne biliyor musunuz? Merkezden yürüyerek gitmek pek mümkün değil. Ya bir tekneye bineceksiniz ya da uzun bir yürüyüşle Likya Yolu’nu takip edeceksiniz. Bu da Limanağzı’nı diğer plajlardan ayırıyor. Daha ulaşmadan bile “macera” kısmı başlıyor.
Kaş’ta bu yaz dostlarımız geldiğinde onlara ilk önerdiğimiz yerlerden biri burası. Deneyimimizden söyleyebilirim ki Limanağzı’nda denizin berraklığı bambaşka. Şnorkelle yüzdüğünüzde rengârenk balıkları görmek neredeyse garanti. Siz de denizdeyken balıkların etrafınızda dolaşmasını keyifli bulmuyor musunuz?
Limanağzı’nda Neler Sizi Bekliyor?
Tekne ulaşımı: Kaş merkezden kalkan küçük teknelerle kolayca gidebilirsiniz.
Birbirinden güzel plaj işletmeleri: Bilhassa Dalga Beach, Nuri’s Beach, Bilal’in Yeri gibi seçenekler mevcut.
Şnorkel cenneti: Denizaltı dünyası o kadar renkli ki, Kaş’ın dalış merkezleri burayı sık sık öneriyor.
Gün batımı manzarası: Özellikle akşam üstü burada olmak apayrı bir keyif.
Küçük bir tavsiye: Eğer huzur arıyorsanız sabah saatlerinde gitmenizi öneririm. Gün ilerledikçe teknelerle birlikte kalabalık artabiliyor. Biz genelde sabahın erken saatlerinde gidip hem denizin sakinliğini hem de sessizliği yaşıyoruz. Güne böyle başlamak, gün boyu enerjinizi yüksek tutuyor.
Özetle: Limanağzı, Kaş’ın turkuaz denizinde hem huzur hem de eğlence arayanların gözdesi. İster arkadaş grubunuzla eğlenmek, ister yalnız başınıza sessiz bir gün geçirmek isteyin, burada ikisini de bulabilirsiniz. 🚤
👉 Peki siz Limanağzı’na tekneyle mi gitmeyi tercih edersiniz, yoksa Likya Yolu üzerinden yürüyerek mi? Yorumlarda paylaşın!
9-Üzümlü İskelesi: Sessizliğin ve Huzurun Adresi
Kaş merkezdeki plajları keşfettiniz, kalabalıklardan biraz uzaklaşmak istiyorsunuz… Peki hiç Üzümlü İskelesi’ni duydunuz mu? Kaş merkeze göre daha sakin, daha doğal ve çok daha huzurlu bir alternatif burası. Büyük plaj işletmelerinden farklı olarak burada hayat yavaş akıyor.
Kaş’a yerleştiğimizden beri kalabalıktan kaçmak istediğimiz günlerde sık sık Üzümlü İskelesi’ne gidiyoruz. Deneyimimizden söyleyebilirim ki buranın denizi tertemiz ve çoğu zaman neredeyse cam gibi duruyor. İskeleye uzanıp ayaklarınızı suya sallandırdığınızda, balıkların etrafınızda dolaştığını görmek bile insana huzur veriyor. Sizce de bazen tatilin en güzel yanı böyle küçük mutluluklar değil mi?
BONUS: 10-Taşdibi Plajı ( Demre )
Kaş’ın merkez plajları size kalabalık geliyorsa, “Biraz daha sakince denize girebileceğim bir yer yok mu?” diye düşündüyseniz, cevabı Taşdibi Plajı olabilir. Burası Demre’de Kaş a yaklaşık uzaklığı arabanız ile 40dk. Buraya adım attığınızda sizi bekleyen şey; masmavi, tertemiz bir deniz ve huzur dolu bir atmosfer.
Kaş’a geldiğimizden beri, haftanın bir günü muhakkak Taşdibi Plajı’na gidiyoruz. Rahatlıkla söyleyebilirim ki buranın denizi oldukça berrak ve serin. Çakıllı yapısı sayesinde suyun dibi adeta cam gibi görünüyor. Sizce de ayaklarınızın altında taşların serinliğini hissetmek, yaz sıcağında insana inanılmaz ferahlatıcı gelmiyor mu?