Kaş, Antalya’nın en büyüleyici sahil kasabası, Akdeniz’in masmavi suları ve etkileyici doğasıyla adeta bir tablo gibi karşınıza çıkıyor. Adrasan ve Olimpos sonrasında geldiğimiz Kaş, sadece deniziyle değil, tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve sakin atmosferiyle de bizi büyüledi. Likya uygarlığının izlerini taşıyan bu şirin ilçe, hem tarih severler hem de doğa tutkunları için eşsiz bir deneyim sunuyor. Eğer kalabalık şehir hayatından uzaklaşıp huzur dolu bir tatil yapmak istiyorsanız, Kaş tam size göre bir yer. İşte Kaş’ın büyüleyici dünyasına adım atarken rehberiniz olacak bir yazı!
Kaş’a ilk adımınızı attığınızda, sizi sıcak bir Akdeniz rüzgarı ve denizin tuzlu kokusu karşılıyor. Daracık sokakları, rengarenk balkonları ve begonvillerle süslü evleriyle Kaş, sanki bir resimden fırlamış gibi. Limanda sıralanan tekneler, çarşının hareketli atmosferi ve etraftaki dost canlısı insanlar, buraya geldiğiniz anda kendinizi evinizde hissetmenizi sağlıyor. Kaş, sadece bir tatil beldesi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı. Buraya geldiğinizde zamanın nasıl yavaşladığını hissedeceksiniz.
Seyahat tutkunları için ilham verici içerikler paylaşmaya devam ediyoruz! Bizi Instagram’da takip edin: @yerelmiraslar
Kaputaş Plajı
Kaş’ın hatta Türkiye tanıtımlarının da en ikonik plajı olan Kaputaş, turkuaz rengi denizi ve etkileyici kanyon manzarasıyla bizi olduğu gibi sizide kesinlikle büyülüyecektir. Kaş Belediyesinin işlettiği plaja ulaşmak için biraz merdiven inmeniz gerekiyor, ancak bu küçük zahmete fazlasıyla değecek bir manzaranın sizi beklediğinden emin olabilirsiniz.. Özellikle güneşin tam tepede olduğu saatlerde denizin rengi adeta göz kamaştırıyor. Kaputaş’ta yüzmenin keyfi ise tarifsiz! Kaputaş ile ilgili daha detaylı bilgiyi Kaputaş Plajı yazımızda okuyabilirsiniz Tıklayın >>>
Öneri: Sabah erken saatlerde giderek plajın keyfini daha sakin bir şekilde çıkarabilirsiniz.
Kekova Batık Şehir
Kekova Batık Şehir, Akdeniz’in berrak suları altında saklı kalmış bir tarih hazinesi. Antik dönemde bir depremle sulara gömülen bu şehir, günümüzde su altındaki kalıntılarıyla ziyaretçilerini büyülüyor. Tekne turlarıyla ulaşabileceğiniz Kekova’da, suyun altında antik evlerin duvarlarını, merdivenleri ve liman kalıntılarını görmek mümkün. Ayrıca, bölgede yüzme molaları vererek bu eşsiz atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.
Xanthos Antik Kenti: Likya’nın Başkenti
Xanthos, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan önemli bir antik kent. Likya medeniyetinin başkenti olan Xanthos, tarihi kalıntıları ve etkileyici atmosferiyle ziyaretçilerini adeta geçmişe götürüyor. Antik tiyatro, kaya mezarları ve anıtlar, burada görebileceğiniz yapılar arasında. Kaş’ın ikonik heykelleri burada yer almaktadır.
Simena Köyü
Simena Köyü, Kekova’nın büyüleyici manzarasına hakim, küçük ama bir o kadar etkileyici bir balıkçı köyü. Köyün en dikkat çeken yapısı, Orta Çağ’dan kalma Simena Kalesi’dir. Kaleye tırmanarak hem antik kalıntıları keşfedebilir hem de Kekova’nın muhteşem manzarasını izleyebilirsiniz. Köyün dar sokakları, taş evleri ve limanı, sizi adeta zamanda yolculuğa çıkarır. Ayrıca, köydeki küçük restoranlarda taze deniz ürünlerinin tadına bakabilir ve bu huzur dolu atmosferin keyfini çıkarabilirsiniz. Simena, tarihle doğanın iç içe geçtiği bir masal köyü gibi!
Patara Plajı ve Antik Kenti
Kaş’a yakın mesafede bulunan Patara, hem uzun kumsalı hem de antik kentiyle görülmesi gereken bir yer. 18 kilometrelik kumsalıyla Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olan Patara, aynı zamanda caretta caretta kaplumbağalarının üreme alanı olarak da biliniyor. Plajın hemen yanı başında yer alan Patara Antik Kenti de gezmenizi öneririz. Sadece temmuz ve ağustosta gidenler dikkat çok öğlen saatlerine gezinizi bırakmayın!
Kaş Limanı ve Çarşısı
Kaş’ın merkezinde yer alan liman ve çarşısı, kasabanın canlı atmosferini hissetmek isteyenler için ideal bir durak. Limanda tekne turlarına katılabilir, çarşıda ise el yapımı ürünlerden deniz ürünlerine kadar birçok şey bulabilirsiniz. Ayrıca, çarşıdaki kafe ve restoranlarda Kaş’ın lezzetlerini tadabilirsiniz. Özellikle kılıç balığı şiş ve vişneli yaprak sarma harikaydı.
Gömbe Yaylası
Kaş’a yaklaşık 60 kilometre mesafede bulunan Gömbe Yaylası, 2025 yaz tatilimin en önemli rotalarından biri olacak gibi görünüyor. Henüz gitme fırsatı bulamadığım bu yayla hakkında edindiğim bilgiler, buranın Akdeniz’in bunaltıcı sıcaklarından uzaklaşıp serin bir doğa kaçışı arayanlar için ideal bir yer olduğunu söylüyor. Kaş’ın yerlileri ve doğa severler, özellikle yaz aylarında yemyeşil çam ormanları, berrak gölleri ve tertemiz havasıyla Gömbe Yaylası’na akın ediyormuş. Ben de bu huzur dolu atmosferi deneyimlemek ve doğanın tadını çıkarmak için sabırsızlanıyorum!
Yaylada bulunan Uçarsu Şelalesi ve Yeşilgöl, doğa yürüyüşleri ve fotoğraf çekmek için harika noktalar olarak anlatılıyor. Özellikle şelalenin serin suları ve etkileyici manzarası, doğa tutkunları için vazgeçilmez bir deneyim sunuyormuş. Ayrıca, yaylada yetişen organik ürünlerle hazırlanan köy kahvaltılarının tadına bakmak da benim için büyük bir heyecan kaynağı. Taze bal, köy yumurtası ve doğal peynirlerle dolu bir kahvaltı masasında, yaylanın huzur dolu atmosferini hissetmek için sabırsızlanıyorum.
Gömbe Yaylası, henüz gitmediğim ama hayalini kurduğum bir yer. 2025 yazında bu doğa cennetini keşfetmek ve burada yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak için gün sayıyorum!
Kaş Tekne Turları
Kaş’ın büyüleyici koylarını keşfetmenin en keyifli yolu, şüphesiz bir tekne turuna çıkmak! Kaş’tan kalkan tekneler, sizi turkuaz suların eşsiz güzelliklerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Kekova’nın antik batık şehri, Simena Köyü’nün tarihi dokusu ve Kaputaş Plajı’nın etkileyici manzarası, tekne turunun en öne çıkan durakları arasında. Teknede denizin tadını çıkarırken, mola verilen koylarda yüzme ve şnorkelle deniz altındaki renkli dünyayı keşfetme şansı buluyorsunuz. Ayrıca, tekne turu sırasında sunulan taze deniz ürünleri ve mezeler de bu deneyimi daha da lezzetli hale getiriyor. Kaş’ta bir tekne turu, Akdeniz’in mavisinde unutulmaz anılar biriktirmek için harika bir fırsat! Kaş Kekova Tekne Turu Hakkında daha fazla bilgi >>
