Fethiye’nin sırtını yasladığı dağlarda sessizce bekleyen Kayaköy, 1920’lerde terk edilmiş 3.500 taş eviyle ziyaretçilerini hem büyülüyor hem de hüzünlendiriyor. Burası sadece turistik bir durak değil, aynı zamanda bir zamanlar burada yaşayan binlerce insanın anılarını taşıyan bir açık hava müzesi.
Yamaçlara dizilmiş yıkık damları, boyaları solmuş kapılarıyla her ev bir hikaye anlatıyor. Bahçelerde kendi kendine yetişen incir ağaçları, bir zamanlar burada kurulan sofraların sessiz tanıkları. Fotoğraf makinemiz elimizde bu sokaklarda güneşi batırırken derin de bir hüzün hissettik.
Kayaköy merkez denizden uzak olsa da, sadece 15 dakika mesafedeki Gemile Koyu ve Soğuk Su Koyu, turkuaz sularında serinlemek isteyenler için harika alternatifler sunuyor.
Bizim başımıza gelmedi ama Kayaköy gezilerinde domuz ailesi ile karşılaşan takipçilerimizde olmuş bizlere instagram dan yazarak uyarmıştı, bu da aklınızda olsun.
Kayaköy yazısından sonra Fethiye’de Görülmesi Gerekenler yazısınıda okumalısın!
Öncelikle Kayaköy Neden Terk edilmiş
Fethiye (Makri) ve Kayaköy (Levissi), Ege’nin hüzünlü tarihine tanıklık eden iki kardeş yerleşim. 17. yüzyılda 20 bin Rum nüfusa ev sahipliği yapan Karmylassos Antik Kenti ‘nin mirasçısı Kayaköy, zamanında Fethiye’nin ticari merkezi olan Telmessos’un gölgesinde kalmış bir kültür hazinesiydi.
Bir Liman ve Bir Dağ Köyü
İlginçtir ki, bugünkü durumun aksine, Osmanlı döneminde Fethiye (Meğri/Makri) aslında Kayaköy’ün “uydusu” konumundaydı. 18. yüzyılda Gemiler Adası’ndan korsanlardan kaçan Rumların kurduğu Levissi (Kayaköy), 1912’de 6.500 kişilik bir nüfusa ulaşmıştı. Köydeki 3.500 taş ev, kiliseler ve şapeller, bölgenin kültürel zenginliğinin sessiz tanıkları olarak hâlâ ayakta.
Birlikte Yaşamın İzleri
Rumların ticaret ve zanaatla uğraştığı Kayaköy’ün aksine, Türk nüfus tarım için ovalarda (Kayıköy) yaşıyordu. 20. yüzyıl başlarına kadar süren bu uyumlu birliktelik, Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı’nın yarattığı milliyetçi dalgalarla son buldu. 1923 Mübadelesi’yle boşalan köy, gelen mübadillerin dik yamaçlara alışamayıp gitmesiyle tamamen terk edildi.
Yeni Bir Sayfa
1957 depremiyle iyice harabeye dönen Kayaköy, son yıllarda sanatçıların ve kültür meraklılarının ilgisini çekiyor. Tarihi dokusuna saygılı butik oteller, sanat atölyeleri ve bungalovlarla yeniden hayat bulan köy, hüzünlü geçmişini korurken umut dolu bir geleceğe kapı aralıyor.
“Taşlar konuşabilseydi, bize sadece acıları değil, kaybolan kardeşliği de anlatırdı…”
Daha fazla kültür rotası için: @yerelmiraslar
Kayaköy Çevresindeki Plaj ve Koylar
Gemile Plajı: Kayaköy’ün Nazlı Güzeli
Kayaköy’ün eteklerinde saklanan Gemile Plajı, tarihi köyün yorgunluğunu atmak isteyenler için biçilmez kaftan. Çakıl taşlarının ayaklarınıza masaj yaptığı bu şirin koy, tertemiz sularıyla büyülüyor. Halk plajı statüsündeki bu mekanda şezlong kiralayarak gün boyu denizin keyfini çıkarabilirsiniz. Su sporları meraklıları için ideal koşullar sunan plaj, aynı zamanda Gemiler Adası’na düzenlenen tekne turlarının başlangıç noktası. Suyunun sıra dışı ılıklığı, özellikle çocuklu aileleri cezbediyor. Plajın hemen arkasındaki çay bahçesi, serinletici içeceklerle küçük molalar sunuyor. Sabahın erken saatlerinde giderseniz, balıkçı teknelerinin ağlarını toplama ritüeline tanık olabilirsiniz. Plajın batı yakasındaki kayalıklar, şnorkelle yapılacak keşifler için mükemmel bir dünya sunuyor. Gün batımında ise sulara vuran turkuaz ve altın tonları, fotoğraf tutkunlarına unutulmaz kareler vaat ediyor.
Darboğaz: Saklı Cennetin Gizemi
Kayaköy’ün en büyüleyici sürprizlerinden Darboğaz, ulaşımın meşakkatli olması sayesinde bakirliğini koruyor. Yaklaşık 1 kilometrelik patika yürüyüşün ardından ulaştığınız bu koy, emeğinizin karşılığını fazlasıyla veriyor. Hiçbir tesisin bulunmaması, doğanın saf güzelliğini korumasını sağlamış. Kayalık bölgede oluşan doğal havuz, yüzme bilmeyenler için bile güvenli bir serinleme alanı sunuyor. Suyun berraklığı o kadar etkileyici ki, metrelerce derinliği çıplak gözle görebiliyorsunuz. Yaz ortasında bile serinletici bir esintiye sahip olan koy, öğle saatlerinde bile kalabalık olmuyor. Yanınızda getireceğiniz şnorkel takımıyla su altındaki renkli dünyayı keşfedebilirsiniz. Tek uyarımız: Çöplerinizi mutlaka yanınızda götürün ve bu cennet köşesinin temiz kalmasına özen gösterin. Unutmayın, Darboğaz’ın büyüsü tamamen doğallığında yatıyor!Soğuk Su Koyu: Doğanın Serinletici Nefesi
Kayaköy’ün en sıra dışı plajlarından Soğuk Su Koyu, adını denizin ortasından fışkıran tatlı su kaynaklarından alıyor. Ormanın içinden yaklaşık 30 dakika süren keyifli bir yürüyüşle ulaştığınız bu gizli cennette, sıcak yaz günlerinde bile buz gibi sulara girebilirsiniz. Taşlık sahili ve kristal berraklığındaki deniziyle büyüleyen koy, özellikle dalış meraklıları için ideal bir nokta. Suyun altındaki tatlı su kaynaklarının oluşturduğu ilginç termoklin etkisi, burada yüzerken hem serin hem de ılık su katmanlarını aynı anda hissetmenizi sağlıyor. Küçük iskelesiyle fotoğraf tutkunlarının uğrak yeri olan koy, günübirlik tekne turlarının en popüler duraklarından. Sabahın erken saatlerinde giderseniz, koyun sakinliğini ve kuş seslerinin doğal konserini deneyimleyebilirsiniz. Öğle saatlerinde ise tekne turu gruplarının enerjisine tanık olabilirsiniz. Ancak akşamüstü 17.00’den sonra koy yeniden sessizliğe bürünüyor ve size özel bir havuz gibi hissediyorsunuz. Yanınızda getireceğiniz şnorkel takımıyla su altındaki renkli balık sürülerini izleyebilir, kayalıkların arasındaki doğal akvaryumu keşfedebilirsiniz. Plajda hiçbir tesis olmadığı için su, yiyecek ve güneş koruyucunuzu mutlaka yanınıza almalısınız. Soğuk Su Koyu’nun en büyük sürprizi ise denizle ormanın buluştuğu noktada oluşan muhteşem manzaralar. Bu eşsiz koy, doğayla baş başa kalıp yorgunluk atmak isteyenler için biçilmez kaftan!Lüks Arayanlar İçin:
Yazz Collective @ Turunç Pınarı
Sadece denizden ulaşılabilen vip bir deneyim
Şık restoranlar ve plaj hizmetleri
Çam ormanlarıyla çevrili özel atmosfer
Dalış Tutkunlarına:
Akvaryum Koyu: İsmini hakeden kristal berraklığı
Deve Plajı: Çakıl taşlı şirin bir mola noktası
Önemli Uyarı: Bu koylardan bazılarına araçla ulaşılamıyor. Yanınıza;
Su geçirmez ayakkabı
Güneş kremi
Şapka
Ve bol su almayı unutmayın!
“Kayaköy’ün tarihi hüznünü, bu masmavi koylarda yüzerken hafifletebilirsiniz…”
🌊 Daha fazla saklı koy için: @yerelmiraslar
Kayaköy Restoran Tavsiyeleri
Kayaköy’ün tarihi dokusunu keşfederken, birbirinden lezzetli yemekler sunan restoranlarda mola vermek şart! İşte Kayaköy’de deneyebileceğiniz en iyi restoranlar:
1. Lebessos Winehouse Restaurant ⭐ 4.6 (1.310 yorum)
Öne Çıkanlar: Şarap eşliğinde Akdeniz mutfağı, geleneksel kahvaltı
Atmosfer: Taş binada romantik bir akşam yemeği için ideal
Yorumlar: “Muhteşem şarapları ve ev yapımı zeytinyağlıları unutulmazdı!”
2. Pan Restaurant Kayaköy ⭐ 4.7 (507 yorum)
Öne Çıkanlar: Taze deniz ürünleri, organik salatalar
Atmosfer: Bahçe içinde huzurlu bir ortam
Yorumlar: “Balık buğulama ve dereotlu soslarına bayıldık!”
3. İsmailin Yeri ⭐ 4.5 (207 yorum)
Öne Çıkanlar: Köy kahvaltısı, gözleme, kendi üretimleri
Atmosfer: Aile işletmesi samimiyeti
Yorumlar: “Tereyağlı ballı poğaçası enfes, sanki anne eli değmiş gibi!”
4. Rokka Restaurant ⭐ 4.1 (237 yorum)
Öne Çıkanlar: Izgara etler, mezeler
Atmosfer: Taş teraslı, akşam ışıklarıyla büyüleyici
Yorumlar: “Kuzu şiş ve patlıcan salatası mükemmel uyum sağlıyor.”
5. Enso Garden Restaurant ⭐ 4.8 (186 yorum)
Öne Çıkanlar: Vejetaryen/vegan seçenekler, taze smoothie’ler
Atmosfer: Çiçeklerle bezeli bahçede huzur dolu bir mola
Yorumlar: “Avokadolu tost ve zencefilli limonatası enerji verdi!”
6. Kaya Köy Sofrası ⭐ 4.4 (257 yorum)
Öne Çıkanlar: Testi kebabı, yerel otlarla yapılan yemekler
Atmosfer: Geleneksel Türk mutfağının sıcaklığı
Yorumlar: “Testi kebabının servis anı bile şov gibiydi!”
7. Cin Bal 1975 ⭐ 4.2 (3.387 yorum)
Öne Çıkanlar: Fırında tandır, etli ekmek
Atmosfer: Köy kahvesi havasında samimi bir mekan
Yorumlar: “49 yıllık ustalık, tadına doyum olmuyor!”
8. Gaya Eat & More ⭐ 3.7 (123 yorum)
Öne Çıkanlar: Uluslararası mutfak, pizza ve makarnalar
Atmosfer: Modern dekorasyonlu, gençlere hitap eden
Yorumlar: “Truffle’lı makarnası İtalya’dakilerle yarışır!”
9. Bülentin Yeri ⭐ 4.0 (348 yorum)
Öne Çıkanlar: Mangal keyfi, köfte çeşitleri
Atmosfer: Ağaç altında doğal bir ortam
Yorumlar: “Köftelerin baharat dengesi harika, fiyatlar uygun.”
10. Cold Water Bay ⭐ 4.1 (9 yorum)
Öne Çıkanlar: Deniz mahsülleri, günlük balık menüsü
Atmosfer: Deniz kenarında ferah bir atmosfer
Yorumlar: “Levrek ızgarayı deniz manzarası eşliğinde yemek ayrıcalıktı!”
🍽️ Tavsiye: Akşam yemeği için rezervasyon yaptırmayı unutmayın! Özellikle Lebessos Winehouse ve Pan Restaurant gibi popüler mekanlar doluluk oranı yüksek oluyor.
📍 Kaynak: Google Yorumları (2024) ve yerel ziyaretçi deneyimleri.